HEPATEKTOMİ VE KARACİĞER REJENERASYONU

Ön Kapak
Rating Academy Ar-Ge Yazılım Yayıncılık Eğitim Danışmanlık ve Organizasyon Ticaret Limited Şirketi, 31 Ara 2019 - 60 sayfa

Karaciğer, hem endokrin hem de ekzokrin salgılama yapan vücudun en büyük organı olup metabolik fonksiyonların düzenlenmesinde büyük rol oynar ve aynı zamanda yaklaşık 1,5 kg ağırlığında olup vücuttaki en büyük bez özelliğine sahiptir . Safra asit sentezi ve sekresyonu, kan-glikoz dengesi ve lipoprotein sentezi, vitaminlerin depolanması (A,D,E,K ve B12), endojen ve eksojen bileşiklerin biyotransformasyonu, detoksifikasyonu ve ekspresyonu gibi birçok temel fizyolojik olaylarda merkezi bir rolü vardır. Karaciğerde meydana gelebilecek herhangi bir fonksiyon bozukluğu vücuttaki tüm sistemleri etkiler. İlaçlar, kimyasal maddeler, kazalar, alkol, karaciğer tümörleri, viral kökenli karaciğer hastalıkları, karaciğere doğrudan etkili organların bozukluğundan kaynaklanan hasarlar ve cerrahi girişimler (parsiyal hepatektomi) gibi çok sayıda etken karaciğer dokusunun zarar görmesine neden olabilir. Karaciğer çeşitli nedenlerle zarar görmesi karşısında, fonksiyonel kütlesini tamamlama yönünde replikasyon ve proliferasyona başlayabilir. Normalde nadiren bölünen hepatositler için bu özellik son derece önemlidir. Bu proliferatif kapasite ve adaptasyon yeteneği değişik metabolik koşullara karşı da sürdürülmektedir. Bu olayları karaciğer dokusunun kaybı ve artışı ortaya çıkarmaktadır . Karaciğer, önemli doku kaybı gibi durumlarda kendisini birkaç hafta içinde onarabilecek hücreler arası muazzam bir etkileşim ve karmaşık bir mediatör ağına sahiptir ve rezeksiyon veya hasardan sonra hızlıca doku rejenerasyonuna giden tek organdır


Kitabın içinden

Seçilmiş sayfalar

Sık kullanılan terimler ve kelime öbekleri

Yazar hakkında (2019)

❖ Müge ŞENTÜRK

Öğretim Görevlisi, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D.


❖ Tuba Nur KARABIYIK

Öğretim Görevlisi, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum A.D.

Kaynakça bilgileri